Şeref Görkey Enbuyukbjkrr3



Merhaba

Forumumuza Hoş Geldiniz ..

Güvenli ve Kaliteli Paylaşım İçin Lütfen ÜYE Olunuz

Forumumuzun Düzeni ve Kalitesi İçin Lütfen AD - SOYAD
Şeklinde ÜYE olunuz



Since 1903 | Forever Beşiktaş




Şeref Görkey Enbuyukbjkrr3



Merhaba

Forumumuza Hoş Geldiniz ..

Güvenli ve Kaliteli Paylaşım İçin Lütfen ÜYE Olunuz

Forumumuzun Düzeni ve Kalitesi İçin Lütfen AD - SOYAD
Şeklinde ÜYE olunuz



Since 1903 | Forever Beşiktaş




Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Forum KurallarıForum Kuralları  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Şeref Görkey

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
ADMiN
Başka Sevdalara KAPALI ' yız
Şeref Görkey Backgr14
ADMiN



Şeref Görkey Empty
MesajKonu: Şeref Görkey   Şeref Görkey EmptyCuma 01 Mayıs 2009, 01:46

"VOLECİ" ŞEREF GÖRKEY

Şeref Görkey Serefgorkey

Şeref Görkey, 1913 yılında İstanbul’da doğdu.Annesinin söylediğine göre, yapraklar dökülürken…Çok küçük yaşta Nişantaşı’nda futbola başladı ama yetiştiği yer Beşiktaş Genç Takımı oldu.Kısa sürede yıldızı parlayan Şeref Görkey, 16 yaşında kapısından adımını attığı Beşiktaş’tan bir daha hiç kopmadı. Beşiktaş futbol tarihinde, 18’i resmi olmak üzere, tam 22 şampiyonlukta imzası olan Görkey, dönemindeki Milli maç azlığından sadece 1 kez A Milli formayı giyebildi. 12 Temmuz 1936 tarihinde Yugoslavya ile oynanan ve 3-3 biten o maçta da, takımın ilk golünü kaydetti. Aralıksız 20 yıl Siyah-Beyaz formamızı giyen Görkey, futbolculuğu bıraktıktan sonra da futboldan kopamadı. Beykoz ve Adalet’in yanı sıra Beşiktaş’ta teknik direktörlük yaptı. Ne garip ki yaşamı boyunca hep 10 numara giyen Şeref Görkey'i, En büyük Beşiktaşlı Atatürk'ün de ölüm günü olan 10 Kasım tarihinde kaybettik.


En son ADMiN tarafından Ptsi 15 Haz. 2009, 02:10 tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
ADMiN
Başka Sevdalara KAPALI ' yız
Şeref Görkey Backgr14
ADMiN



Şeref Görkey Empty
MesajKonu: Şeref Bey   Şeref Görkey EmptyPaz 14 Haz. 2009, 00:18

Şeref Görkey Erefbeyof5

Şeref Görkey Seref14beyx

Şeref Görkey Sampiyonluksereftir
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
ADMiN
Başka Sevdalara KAPALI ' yız
Şeref Görkey Backgr14
ADMiN



Şeref Görkey Empty
MesajKonu: Şeref'imize Gidiyoruz ..   Şeref Görkey EmptyPaz 14 Haz. 2009, 00:20

Şeref Görkey Serefim

Beşiktaşlılar,

Artık 3 yıldır geleneksel hale getirmek için çabaladığımız, “Haziran'lar Şeref'imiz için vefasızlıkla süslenmesin" diye koşturduğumuz günlerdeyiz yine...

Gelenek dediysek arkasında ilk duracak olan yine bizleriz diye başladık her Haziran'da koşturmacaya...

Şu günlerde "Şampiyon Beşiktaş" diye yeri göğü yıktığımız, dört bir yandan sımsıkı sarıldığımız Beşiktaşımızın Futbol Şubesinin kurucusu, bu yolda sağlığını feda edip hayatını da son nefesinde "Beşiktaşa Feda" sözleriyle noktalandıran Ahmet Şerafettin Bey anısına, "Şeref Bey Haftası" olarak yaşamaya, yaşatmaya meylediyoruz yine...

14 Haziran Pazar günü Saat 15:00 da "Şeref"imizi anmaya gitmek için toplanıyoruz.


Kazanda toplanıp "Şerefimize" gidiyoruz

ORADA OL !!!

Adresi: Çırağan Caddesi Yahya Efendi Sokak / Beşiktaş

Ulaşım Bilgileri: Beşiktaş'tan Ortaköy ve Boğaz yönüne giden otobüsleri kullarak Yahya Efendi Mezarlığına ulaşabilirsiniz. Yapmanız gereken Yahya Efendi durağında inip yaklaşık 200 metre yokuş yukarı yürümek.

14 Haziran Pazar günü Saat 15:00 dan itibaren kazanda buluşup toplu gidilecektir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
ADMiN
Başka Sevdalara KAPALI ' yız
Şeref Görkey Backgr14
ADMiN



Şeref Görkey Empty
MesajKonu: Şeref Bey ve "TRANSFER"   Şeref Görkey EmptyPaz 14 Haz. 2009, 00:23

Şeref Bey ve "TRANSFER"



Şeref Görkey Hakkibaba1

Şeref Bey bir futbolcunun daha peşine düşer . Beşiktaş'ta oturan, Kuleli Askeri Lisesi öğrencisi bu gencin adı Hakkı'dır.

Şeref Bey'e verilen bilgilere göre, babası 1. Dünya Savaşı'nda şehit
düşünce küçük yaşta yetim kalmış, beş kardeşiyle birlikte yoksulluk
içinde büyümüştür bu genç. İki ağabeyi gibi o da baba mesleği askerliği
seçmiştir. Ağabeylerinden Muhtar, 1924 Türkiye Şampiyonu Harbiye
Takımı'nın santrahafıdır.

İzleyenler methede methede
bitirememektedir Hakkı'yı... "Ağabeyi Muhtar kadar iyi bir futbolcuysa,
bu bile yeter" diye düşünür Şeref Bey.

İdareci arkadaşları Abdullah Pozan ve Fehmi Erok'a uzun süre kendisine fark ettirmeden izlettirir Hakkı'yı...

Yalnız halledilmesi güç bir problem vardır. Hakkı, bir askeri okul
öğrencisidir. Yayınlanan tamim gereği, sivil takımlarda oynaması
yasaktır...

Hakkı'ya siyah-beyazlı formayı giydirebilmek için,
Hakkı'nın yakın arkadaşı "Zigota" Hayri ile küçük bir oyun planlar
Şeref Bey. Ve 1931 yılının Kurban Bayramı tatilinde plan uygulamaya
konulur...

Hayri, bayramın ikinci günü Hakkı'nın kapısını
çalar, "Gel maça gidelim. Bugün Taksim Stadı'nda harika bir maç var.
Beşiktaş Yugoslavlarla karşılaşıyor..."

Yoksulluk içinde
büyümüş Hakkı, bayramda el öperek topladığı 2,5 lira harçlığı da maça
kaptırmak istemediğinden, önce pek sıcak yaklaşmaz arkadaşının
teklifine...

Ancak arkadaşı Hayri ısrarcıdır, "Yahu, bırak
parayı düşünmeyi. Ben Şeref Bey'le konuştum, izin aldım. Bizi bedava
içeri alacaklar..." diyerek ikna eder Hakkı'yı. İki arkadaş hızlı
adımlarla Taksim Stadı'nın yolunu tutarlar... Bayram günü oynanan maça ilgi büyüktür. Taksim Stadı'nın çevresinde mahşeri bir kalabalık toplanmıştır.

Hayri kalabalığa birkaç metre kala durur, Hakkı'ya, "Sen burada bekle, ben birazdan geleceğim" diyerek ortadan kaybolur.

Aradan 10 dakika kadar geçmiştir ki, yanında uzun boylu, temiz giyimli bir adam olduğu halde döner.

Gelen
adam gülümseyerek elini uzatır Hakkı'ya, "Merhaba, ben Şeref. Hoş
geldin Hakkı. Bugün bizim maçta Beşiktaş formasını giyer misin?" diye
sorar.

Daha önce adını çok duyduğu Şeref Bey'le karşılaşmış olmaktan ve hiç beklemediği bir anda aldığı tekliften afallamıştır Hakkı.

"Nasıl
oynarım ki... Ben asker adamım.. Merkez komutanı Şükrü Naili Paşa
canıma okur sonra..." diyerek itiraz etmeye kalkışır...

"Merak
etme... Ben konuşurum komutanınla... İzin alırım... Hadi sen fazla
oyalanma... Forman, ayakkabıların hazır... Soyunma odasına git de takım
arkadaşlarınla tanış..." diyen Şeref Bey, neler olup bittiğini anlamaya
çalışan Hakkı'yı, bir emr-i vakiyle siyah-beyazlı formayı ilk kez
giymek üzere soyunma odasına yollar.

1931 Salı günü ilk kez Yugoslav Beogradski takımına karşı Beşiktaş formasını giyer Hakkı Yeten.

İmam
Hayati'nin yanında sağ iç mevkiinde oynar 1-1 beraberlikle sonuçlanan
ilk maçında. Mücadeleci futbolu, bitmek tükenmez hırsı ile hemen göze
batar.

Hakkı'ya Beşiktaş formasını bir emr-i vaki ile
giydirmeyi başarmıştır Şeref Bey ama merkez komutanı Şükrü Naili
Paşa'dan izin falan almamıştır. Kafasından, öyle geçici bir izin almayı
değil, Hakkı'nın askeri okuldan bir şekilde ayrılışını sağlayarak,
siyah-beyazlı formayı giymesinin önündeki engelleri bütünüyle ortadan
kaldırmayı geçirmektedir.

Baba Hakkı, Şeref Bey bir yandan,
yardımcısı Fehmi Erok bir yandan, Hakkı'yı ikna etmek için defalarca
gidip gelirler Halıcıoğlu Askeri Lisesi'ne.

Hakkı'nın ağabeyini, bazı komutanlarını araya koyarlar. Sürekli ısrarlar karşısında nihayetinde ikna olur Hakkı.

Okulundan istifa eder, lise son sınıfı bitirmek üzere İnkilap Lisesi'ne aldırır kaydını.

Sirkeci'de
bir terzide Şeref Bey'in kendisine diktirttiği bir gömlek, bir takım
elbise, bir de siyah-beyaz ipek kravat karşılığı Beşiktaş'a transfer
olur.

(Bu, bir takım elbise, bir ipek kravat, Hakkı Yeten'in
17 senelik futbolculuk hayatında Beşiktaş'tan aldığı tek transfer ücreti olacaktır!)

Kaynak : Vala Somalı

Şeref Görkey Hakkibaba
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
ADMiN
Başka Sevdalara KAPALI ' yız
Şeref Görkey Backgr14
ADMiN



Şeref Görkey Empty
MesajKonu: Şeref Stadı. Beşiktaş'a Feda.   Şeref Görkey EmptyPaz 14 Haz. 2009, 00:37

Cumhuriyetin ilanı ile birlikte, “ilk resmi İstanbul Ligi” şampiyonu olan Beşiktaş’ın o yıllarda devamlı yararlanabileceği bir futbol sahası
bile yoktu ne yazık ki... 1929 yılı Ağustosunda Taksim Stadı’nın Galatasaray’a ait bir hissesi 5000 TL karşılığında satın
alınarak, 1933 yılına kadar bu ihtiyaç giderildi. Futbol şubesi sorumlusu Şeref Bey’in çabaları ile, bir dönem için halledilen bu
handikap, yine bu ileri görüşlü spor adamının yaptığı planlı çalışmalar sonucunda nihayet toptan halledilmek üzereydi. 1930’lu yıllar
ile birlikte iz sürmeye başlayan Şeref Bey, Beşiktaş’ın geleceğini teminat altına alacak yeni bir mülkün peşine düşmüştür. Evvelce
yanmış ve büyük tahribat görmüş tarihi Çırağan Sarayı ile moloz yığınlarının dolu olduğu bahçesini Beşiktaş’a stad olarak tahsisi
gerçekleştirmek üzereydi. Mevsim kıştı. Ankara’da İstanbul, İzmir ve Ankara karmaları arasındaki maçları idare etmesi için
federasyon tarafından görevlendirilmişti. Aksilik bu ya, birkaç günden beri, vücudunu saran bir illetin verdiği ağrılarla
kıvranıyordu.Doktorlar, erken tedaviye girmesinin faydalarını önüne sermelerine rağmen o, stad işini garantiye almak düşüncesiyle,
görevlendirildiği maçları idare etmeyi düşünüyordu. Öyle de yaptı zaten... Sonuçta, Ankara’nın kara kışında yönettiği maçlarda
vücudunun daha da zayıf düşmesine neden oldu ve yatağa mahkum oldu ne yazık ki... Kulüp başkanı Fuat Balkan’ın da yapıcı teşübbüsleri ve o dönemin en önemli devlet adamlarından biri olan Beşiktaşlı Recep
Peker’in delaleti ile tüm formaliteler tamamlanmıştı ama, Şeref Bey bu dünyada yoktu artık.


Beşiktaş “Şeref” Stadı

Şeref Görkey Serefstadi


1932 senesinde “Çırağan Sarayı bahçesinin” Beşiktaş Jimnastik Kulübü’ne “stad” olarak tahsisi nihayet gerçekleşmiş ve Maliye Bakanlığı bu tarihi mülkü 10 lira gibi sembolik bir aylıkla tam 99 yıllığına Beşiktaş’a kiralamıştı. Çırağan bahçesini molozlardan
temizlemek, toprak zeminin drenajını yaptırıp futbol oynanacak duruma getirme görevini, Şeref Bey’in en yakın dostu Nuri Çapa üstlenmişti. Bu işleri yapmak için ilgili firma astronomik bir ücret isteyince çok öfkelenmiş ve fabrikasındaki işçileri devreye sokarak maliyeti asgariye düşürmüştü.

Zamanın şartlarına göre Beşiktaş futbol şubesi, toprak ama düzgün bir zeminde antrenman yapma olanağına kavuşmuştu.
Stadın komple inşaatı, 1940’lı yılların başına kadar sürdü. Altı bin kişilik kapalı, dört bin kişilik açık tribün tam on bin kişilik
seyirci kapasitesi stadın, giriş kapıları, soyunma odaları ve nizami yüzme havuzu da dahil olmak üzere toplam inşaatı 42 bin TL’ye
malolmuştu. Stadın adı, muhalefet edenler olmasına rağmen Şeref Bey’in ismi ile anılacaktı artık. Kongre kararı ile tesise “Beşiktaş
Şeref Stadı” adı verilmişti. Stadın resmi küşadı çok görkemli olmuştu. Ertesi günkü gazete ve dergiler, bir zamanlar “Beşiktaş Çöplüğü” diye isim taktıkları bu yer için bu defa “Balkanlar’ın en güzel stadı hizmete açıldı” başlığı altında haberi okuyucularına duyurmuşlardı. Beşiktaş futbol tarihi içinde Şeref Stadı’nın önemi çok büyüktür. Kulübün asırlık tarihine damgasını vuran, “en muhteşem Hakkı’lı, Şeref’li ve Şükrü’lü kadrosu” bu stadın getirdiği imkanlarla yetişip güçlenmiş ve rakiplerinin korkulu rüyası olmuştur. Stad tam yedi yıl boyunca
(1940-1947) sportif açıdan olduğu kadar, ekonomik açından da Beşiktaş’a büyük güç kazandırmış ve elverişli bir spor tesisin bir kulübün ayakta kalmasındaki önemini ortaya koymuştur. Şeref Stadı yedi yıl boyunca, İstanbul Ligi, Milli Küme, Kupa ve Şilt karşılaşmalarına sahne olmuştur, 1948’de İnönü Stadı’nın devreye girmesiyle etkinliğini yitirmiştir.

Kaynak: Vala Somalı
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
ADMiN
Başka Sevdalara KAPALI ' yız
Şeref Görkey Backgr14
ADMiN



Şeref Görkey Empty
MesajKonu: RUHUN ŞAD OLSUN BEŞİKTAŞ'IN "ŞEREF'İ"   Şeref Görkey EmptyPtsi 15 Haz. 2009, 01:43

Şeref Görkey Dsc_7711545
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
ADMiN
Başka Sevdalara KAPALI ' yız
Şeref Görkey Backgr14
ADMiN



Şeref Görkey Empty
MesajKonu: BEŞİKTAŞ ŞEREFTİR , ŞEREF BEŞİKTAŞTIR   Şeref Görkey EmptyPtsi 15 Haz. 2009, 01:52

Şeref Görkey Seref

Beşiktaş’lı hayatın günleri ağır, omuzlar düşük, yandaşlar omuzdaşlar, yorgun, savruktu… Bu ruh hali daraltıyordu pas alanımızı… Neye yanalım, neye sarılalım ? Sarılacak direk mi yoktu Beşiktaş’ta…

İşte ŞEREF… Beşiktaş’ın ta kendisi… Kısacık hayatına sığdırdığı, unutulmaz bir adanmışlık hikayesi…

Sarılacaksak ve vefasızlık, ve vurdumduymazlık, ve tarihten bi haberlik gırla gidiyor durumunda idiyse olanlar, ŞEREF’İMİZE sarılmalıydık… Sarılmaya çalıştık. Dedik ki :

“BEŞİKTAŞ ŞEREFTİR , ŞEREF BEŞİKTAŞTIR”…

Adanmışlıktır Beşiktaş. Omuzdaşlıktır. Sahip çıkma, kollama, ileriye yöneltme, geliştirme, büyütmedir. Hayattır işte Beşiktaş. Ruhu şad olsun hacı babanın lafı ile “Hayatta Beşiktaş” demeliydik.

Anma dedik yapalım. Herkes olmasa da, o gün Beşiktaşlı Hayatı süzmeye meyilli her bir Kartal gelsin demlensin ŞEREF’imizin dizi dibinde… Duyuralım, semtten doğru yola düşelim dedik.

Rüzgarında sallansın yaz melteminin dedik, astık sözümüzü yollar üstüne geçen sene. Gören duyan bilsin ki, işte burası “BEŞİKTAŞ”ŞEREF timsali kutsal toprak… Duysun cümle alem

“BEŞİKTAŞ ŞEREFTİR,ŞEREF BEŞİKTAŞTIR”…

Bu sene de asacağız yine...
Azdık
belki ama, yine özdük anmalarda son iki sene. Dörtdörtlük hazlar
yaşadık ama… Çarpıtılmakta, kirletilmekte olan sokaklarda, yokuşlarda “Burası Beşiktaş, Milano Değil” diye kulak bile çekmiştik…

Bu “hafta” dedik. Hafta koyalım adını. Basında medyada, üstünde isim yapışmış “Beşiktaşlı Yazar-Çizer-Düşünür” de omuz versin istemiştik... Uyarmıştık ta. Hepsine haber göndermiştik, mesaj atmıştık;

“İçinde bulunduğumuz hafta Beşiktaş taraftarı tarafından "ŞEREF BEY HAFTASI" olarak
anılmakta ve bu çerçevede forumlarda sitelerde çeşitli platformlarda
geleneğe sahip çıkılmaktadır. Bu günlerde yoğun şekilde "Beşiktaş transfer haberleri" konuşulmaktaysa, bu şubenin kurulmasındaki insan üstü özverisi ve fedakarlıkları unutulmayacak olan "Ahmet Şerafettin Bey" sayesindedir.

Sizden ricamız; Bu hafta boyunca Beşiktaş Futbol Şubesini yaratan, adı ile menkul "ŞEREF Bey”imizi unutmamanız. İmkânınız olan satırlarınızda bu "DEĞERİMİZE" az da olsa vefa göstermeniz.”
demiştik.

İstemiştik ki dağılmış dimağlara toplayıcı ışık olsun “Şeref”imiz…

Sonra yine aklımıza düşmüştü yârimiz...

Bu günler de atamızın adı kadar "inatla", tertemiz kazandığımız "Şampiyonluk" için, hazımsızlıkların türediği anlarda, her türlü "iç yanlışımızı" da göğüslerken biz, "haksızca" dış cephe vuruşmalarına maruz bırakıldığımız günlere denk geldi işte "ŞEREF BEY HAFTASI"...

Şimdi çok şey istemiyoruz yine...

Biz bize başlayalım diyoruz yine söze... Ve "biz" üstünden solumaya gayret edenlere inat gidelim istiyoruz "Şerefimize"...

Biliyoruz ki;

“BEŞİKTAŞ ŞEREFTİR, ŞEREF BEŞİKTAŞTIR”

Ama bu sene şunu da bilsin istiyoruz herkes,

"ŞAMPİYONLUK ŞEREFTİR, ŞEREF BEŞİKTAŞTIR"


ŞEREF SÖZÜ !

UNUTAN, UNUTTURANDAN BETER OLSUN !
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Şeref Görkey
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Tarihten Notlar :: Unutulmazlar-
Buraya geçin: